Büyük mücadeleleri birbirlerini sevdikleri zamandan başlamıştı onların. Kaçarak evlenmişler ama sonra ailelerine durumu kabul etmişlerdi. Küçük yerde yaşıyorlardı, herkes onlara ‘ne zaman çocuğunuz olacak?’ diye soruyordu. Bunun imkansıza yakın olduğunu genç yaşlarında yapılan testler sonunda öğrendiler. Ama küçük yer, imkansız, kim ne der demediler, yollarımız böylece kesişti. İlk tüp bebek tedavimizden doğan bebeklerini yetersiz bakım şartları nedeniyle kaybetseler de yılmadılar. İkinci tedavimiz sonrası küçük meleklerimiz dün dünyaya geldiler. Onların şansı, bahtı hep açık olsun.
Herkesin tüp bebek tedavilerinde hikayesi kocaman kitap aslında. Sadece durup onları dinleyebilecek zamanımız olsun. Kalbimiz hiç soğumasın, umutlarımız kaybolmasın.
